‘OĞLUM ALMANYA’DAN GELECEK’ klişesi tarihe karışıyor
ANKARA Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Bahadır Demir, 1 Eylül prestijiyle birlikte kira uyuşmazlıklarında arabuluculuk döneminin başlayacağını ve her türlü uyuşmazlığın en geç 3 hafta içinde çözüme kavuşturulacağını belirtti. Taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı takdirde Demir, “Almanya’dan oğlum ve kızım gelecek, defolun evimden” dedi. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCU) İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı, etkili iletişim teknikleri ile ev sahibi-kiracı çatışmalarının daha kolay çözüleceğini de söyledi.
1 Eylül’den itibaren ev sahibi-kiracı uyuşmazlıklarında arabuluculuk sistemi uygulaması resmen başlayacak. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı ortaokul öğrencilerine bu alanda eğitim vermektedir. Öğretim Üyesi Tüketici, Aile, Mülk, Miras, Kira Uyuşmazlıkları Uzmanı Bahadır Demir ve HCU Connection Fakülte Yeni Medya ve Bağlantı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı uygulama hakkında bilgi verdi.
Öğretim Üyesi Bahadır Demir, TBMM’nin çıkardığı icra ve iflas kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanunla Eylül ayından itibaren tarafların dava açmadan önce arabulucuya başvurmalarının zorunlu hale geldiğini belirtti. 1, kira ihtilaflarında. Talep üzerine uyuşmazlıkların çözülmesi amaçlanmaktadır. Bu sayede kira anlaşmazlıklarının mahkemeye gitmeden barışçıl bir şekilde çözülmesi ve ev sahibi ile kiracı arasındaki anlaşmazlıkların derinleşmemesi sağlanacaktır. Kira artış oranı bir yıl için yüzde 25 ile sınırlandırılsa da uygulamada bazı ev sahiplerinin bundan daha fazla zam yapmak istediğine şahit oluyoruz. Konut kiralarına yönelik bu talepler, kiracılar ve mülk sahipleri arasında çatışmalara neden olmaktadır. Kira uyuşmazlıklarında zorunlu arabuluculuk prosedürü ile bu taraftaki dava sayısının azaltılması amaçlanmaktadır. Kira uyuşmazlıklarında arabuluculuk görüşmeleri üç haftada tamamlanacak. Ancak zorunlu hallerde bu süre orta bulucu tarafından en fazla bir hafta daha uzatılabilir. Görüşmelerden sonra anlaşmaya varılamazsa tarafların tekrar mahkemeye gidebileceklerini söyledi.
‘ÖNCE ARACI, SONRA MAHKEME’
Her iki tarafın da arabuluculuk sürecini başlatabileceğini belirten Demir, “Örneğin ‘Oğlum ve kızım Almanya’dan gelecek, evimden defolun’ diyen konut sahibinin talebi karşılanmazsa. , önce arabulucuya başvurmak zorunlu hale geldi.Uzlaşma müzakereleri sonucunda istenilen sonuca ulaşılamazsa taraflar mahkeme aracılığıyla muhtaçlık nedeniyle tahliye davasını yeniden açabilecekler.Tarafların arabuluculuk müzakerelerine katılmak.Ancak bu katılım vekaleten de sağlanabilir.Taraflardan herhangi birinin arabuluculuk görüşmesine mazeret ve akrabalık belirtmeksizin katılmaması durumunda arabulucu anlaşmazlık yönüne bir tutanak düzenler. adliyelerdeki arabuluculuk bürolarından ücretsiz olarak başvuru yapılabileceğini, mahkeme masrafı, harç ve benzeri herhangi bir ödeme yapma zorunluluğunun olmayacağını söyledi. tanık bilirkişi fiyatı
‘ETKİN İLETİŞİM YOLUYLA ÇÖZÜM ARAYACAK’
SCU Connection Fakülte Yeni Medya ve İrtibat Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı ise Türkiye’de arabuluculuk sisteminin kendine has yapısıyla son yıllarda çok yol kat ettiğini belirterek, şunları söyledi:
Eylül ayından itibaren özellikle kira gibi uyuşmazlıklarda devreye girecek olan zorunlu arabuluculuk sistemi mahkemeler başta olmak üzere mahkemelerin üzerindeki iş yükünü azaltacak gibi görünüyor. Bu açıdan özellikle arabuluculuk sistemi içerisinde kiracı ile konut sakini arasındaki uyuşmazlıkların mahkemeye gitmeden karşılıklı müzakere ve anlayışla çözülmesi değerli bir gelişmedir. Türkiye’de kendine özgü sistemi olan arabuluculuk, birçok noktada sorunların analizine vesile olacaktır. Orta bulucunun bu noktada dikkat etmesi gereken hususlar arasında en değerlisi hem ev sahibi hem de kiracı ile yapılan bu görüşmelerde karşılıklı olarak bu teması kurabilmek ve karşılıklı analiz yapabilmektir. Özellikle ev sahibi ile kiracı arasındaki bu tür ihtilaflarda maddi noktada yaşanan ihtilaflar, işi adliye boyutuna taşımakta ve beraberinde önemli sonuçlar ve ihtilaflar getirebilmektedir. Ancak arabuluculuk sistemi ile artık tarafların mahkemeye gitmeden önce bir toplantıya gelmeleri ve ortak bir analize ulaşmaları mümkün hale gelmiştir. Etkili bağlantı teknikleri kullanılarak makul noktalarda karşılıklı olarak görüşmek bu anlamda hem adliyelerin üzerindeki iş yükünü azaltacak hem de tarafların ilerideki ilişkilerine zarar vermeyecektir.