Adıyaman halkından helallik isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Kılıçdaroğlu’ndan sert tepki
Kahramanmaraş merkezli iki deprem 11 ilde büyük yıkıma yol açarken, dün 44 bin kişinin hayatını kaybettiği depremin ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile Adıyaman’a giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sarsıntıların yıkıcı etkisi ve olumsuz hava koşulları nedeniyle… , Adıyaman’da ilk günlerde istediğimiz aktivitede çalışmak istedik, “Yapamadık. Bunun için helal istiyorum. Biz her şeyin farkındayız ve gereğini yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın” dedi.
“ONDAN ÖLÜME DÜŞEN VATANDAŞTAN HELAL NE İSTEYECEKSİNİZ?”
Bugün partisinin grup toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “helallık” açıklamasına tepki gösteren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Halkın canına kastetmek helal değil. Hayatı kastediyorsunuz. TBMM’nin deprem raporları olmasaydı bilseydiniz.Biliyordunuz 50 bin vatandaşın ölümünü kastetmiştiniz.Neden öldünüz.Çoğu donarak öldü.İki gün geçecek ‘helal istiyorum’ diyeceksiniz. Sizden nasıl bir helal anlayış var, donarak ölen vatandaştan ne helal isteyeceksiniz?’ söz konusu.
“KISA SÜREDE GERİ DÖNMEK TÜM MİSYONUMUZ”
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle; “Üzücü günlerden geçiyoruz. Önemli sorunlarla karşı karşıyayız evet ama hiçbir vatandaşımın umutsuzluğa kapılmasına gerek yok. Biz güzel bir ülkeyiz. Güzel insanlarımız var. Bazen yanlış seçimler yüzünden ülke krizlere girebiliyor. Bugün yaşansa milyonlar derin bunalımlara sürüklenebilir. Ancak kısa sürede toparlanmak da boynumuzun borcudur. Biz millet olarak güçlüyüz. Kimliği, inancı, yaşam tarzı ne olursa olsun insanlarımızdan birine koşuyoruz. Siyaset kurumunun ayrıştırma yönü bizim milletimizde değildir. CHP olarak en büyük garantimiz budur.
“ORDU NEDEN VAR, SAVAŞ OLURSA ORDU HAREKETE GEÇER”
Kısa sürede toparlanıp sarılmak boynumuzun borcu. Yöneticilerine değil, AFAD ve Kızılay çalışanlarına ve yöneticilerine teşekkür ediyorum. Belediye başkanlarımız sarsıntının her noktasında kayda değer bir başarıya imza attı. Tüm belediye başkanlarıma teşekkür etmek bir genel lider olarak benim görevim. Kızılay afet ortamında çadır ticaretini nasıl yapar? Kızılay yetkililerine sesleniyorum. Deponuzda ne kadar satılmamış çadırınız kaldıysa getirin, hepsini alıp sallama bölgesine gönderelim! Hükümetin şoka hazırlıksız yakalandığı söyleniyor. Bunu söyleyenler aslında devletin ne olduğunu bilmiyorlar. Devlet dediğiniz kurum tüm risklere önceden hazırlık yapan kurumdur. Neden bir ordumuz var, savaş çıkarsa ordu harekete geçer. Ordu her zaman savaşa hazırdır.”
“HÜKÜMET SAĞLIKLI BİR DEVLETİN SÜTUNLARINI KESMEKTEDİR”
Enkaz altında kalan bu iktidarın sarsıntıyla ilgili iddiaları yanlıştı, İstanbul’da neyi bekliyorlardı, Kahramanmaraş merkezliydi. Devlet dediğimiz kurum tüm risklere önceden hazırlık yapan kurumdur. Liyakat devletin temelidir. Raporlar var. Bu hükümet sağlıklı bir devletin sütunlarını kesti. Liyakat değerlidir. Adaleti çürüttüler. En yetkin kişileri kapı önüne koyuyorlar. Yöneticiler nerede? Onlar için 1 kişi, 5 bin kişi, 50 bin kişi öldü, hiç kıymeti yok, ağlayarak bakma onlara…
“DEVLET KURUMLARI ORTAK HAREKET EDER, KOORDİNASYON YAPILIR”
Para dağıtarak insanları yanımıza çekebilir miyiz? İnsanların iradesi parayla satın alınabilir mi? Allah aşkına en acılı günde sana para vereceğim denildi mi? Ancak insanlıktan çıkmış olanlar bunu yapar. İnsan nedir bilmeyip de yapanlar, bu nasıl bir devlet yönetimidir izlemeye utanıyorum. Ne çürük! Anlayamıyorum. Devlet kurumları ortak hareket eder, uyum sağlanır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin raporları, bilimsel makaleleri, deprem araştırma raporları olmasaydı, bilmezsiniz derdim. Biliyorsunuz, demek istediniz, 50 bine yakın vatandaşımızın ölümüne sebep oldunuz ve en acısı da çoğunun donarak ölmesi.
“KİME HELAL İSTERSİNİZ”
Güçlü silahlı kuvvetlerimiz var. Türkiye coğrafyasında butona basıldığında en geç 6 saat içinde ulaşamayacakları yer yoktur. Çadırları, sahra hastanelerini, tüm mutfakları en geç 6 saat içinde yapabilirlerdi. Yapmadılar. Halkın ölümünü beklediler. Gözleriyle, bağırıp çağıran ölümü gördüler. İki koca gün geçer insan ölür ben senden helal isterim sen kimin helalini istersin? Devlet yönetilmez. Bugün Cumhurbaşkanlığı bünyesinde bir beyin sarsıntısı konseyi oluşturmaya karar verdiler. Merhum Ecevit, Marmara depreminden sonra Ulusal Sarsıntı Konseyi’ni kurdu. Başkanlığını TÜBİTAK yaptı. Bu onun ilk genelgesi. 2007’de ilk yaptıkları bu meclisi kapatmak oldu, şimdi meclis açıyorlar. Devlette süreklilik esastır. Devlet benimle başladı derler, benden önce devlet yoktu. Devleti bir felaketle karşı karşıya getirdi. Sarsıntı olayı sadece siyasi güçler ve siyasi partilerin değil, MGK’nın da gündeminde yer aldı. MGK liderisiniz, Kızılay’ın onursal üyesisiniz. Cumhuriyetten intikam mı almak istiyorsunuz?”